YORUMLARINIZ BENİM İÇİN ÖNEMLİ, YORUM BIRAKMAYI UNUTMAYIN...

13 Kasım 2011

CANIM TEYZEM VEFAT ETTİ

9 Kasım'da bayramın son gününde, çektiği acılar son buldu. 38 yıllık bu kısa hayatını hep güzelliklerle doldurdu, pırıl pırıl evlatlar yetiştirdi. Hepimize örnek olacak bir hayat yaşadı.

Ben de dahil birçoğumuzun hayatına öyle güzel dokundu ki, ben şimdi başka biri değil de bu kişiysem, namazlarımı kılıyorsam, kuran okuyorsam, her şeye körü körüne inanmayıp araştırıyorsam, farklı bir anne olmaya çalışıyorsam,kimseyi kırmamaya çalışıyorsam hep onun örnekliği sayesindedir.

insan çok sevdiği birinin vefatıyla öyle karışık duygular yaşıyor ki...bir taraftan yaşadığı hayatın, çektiği sıkıntıların karşılığının cennet olduğunu umarak çok seviniyorum, bir taraftan biraz daha vaktimiz olsa yapacağımız şeyleri düşünüyorum. Olan her şeyin iç yüzünü Rabbimden başka bilen yok. Bu yüzden bu zorlu durumda bize yardım etmesi için dua ediyorum. Eşine ve hepsi birbirinden değerli üç tatlı yavrusuna rabbimin kendi sabrından vermesini diliyorum. Hayatta olan dedeme ve ananeme evlat acısını görüp de sabrettikleri için rabbimin onları mükafatlandırmasını diliyorum. ve teyzemin eşine, kimsenin bakamayacağı gibi ona baktığı için, hep sabırlı, umutlu olduğu için, hastayken, vefat ettiğinde gösterdiği o inanılmaz mü'min duruş için , bize hayatımızın dersini, örnekliğini gösterdiği için çok teşekkür ediyorum. ve sizden de teyzem için ve geride kalanları için kalbinizin içinden geçen duaları istiyorum. inna lillahi ve inna ileyhi raciun

25 Ekim 2011

BEBEK ELBİSESİ VE HIRKASINDA SON DURUM

Öncelikle çok zor günler geçirdiğimiz bu günlerde, hepimizin bir imtihandan geçtiğimizi unutmamamız , herkesin konuşurken , birilerini suçlarken dikkat etmesi gerekiyor diye düşünüyorum. Şehit haberleri herkes gibi beni de çok üzdü, bu kadar genç insanı kaybetmek içler acısı bir durum ve ne yazık ki sorunun çözümüne katkısı da olmuyor. işte böyle olunca sadece "vatan sağolsun" demek asılı kalıyor havada. Umarım bu sorun iki kardeş halk birbirine düşman olmadan birliktelikle çözümlenir. Van'daki depremin bu olayın hemen arkasından gelmesi sanki bir şeyler anlatıyor bize, bu dünyanın geçici olduğunu bu kısa hayatın düşmanlıkla, kan dökmekle geçirilmemesi gerektiğini...Aslında yazacak, konuşacak çok şey var. ama işin özü şu ki herkes van'daki kardeşlerimize yardım etmeyi istediği gibi isterse doğudaki büyük sorunun çözülmesini işte o zaman bizi aydınlık günler bekleyecek.... Bu aralar blogumu da çok ihmal ettim. Okul tahminimden daha çok vaktimi alıyor, okumam gereken bir sürü kitap, seyretmem gereken yığınla film var. Ama şikayet etmiyorum bir sürü yeni şey öğreniyorum, iştahla okuyorum kitapları ve dersleri 17 yaşımda dinlediğimden daha can kulağıyla dinliyorum. Her şey de bir hayır vardır buna bütün kalbimle inanıyorum. Tabi durum böyle olunca ilk terk edilen şey hobiler oluyor :) dikiş dikmek için çok az zaman bulabiliyorum. Geçen hafta teyzemin bebeği için aldığımız ipten annem bir hırka ördü ben de biraz önce bir jile biçtim. Durum fotoğraftaki gibi, inşallah yarın bitirmeye çalışacağım, bitirince burada paylaşırım inşallah.

14 Ekim 2011

MİNİK BEBEĞİMİZE HIRKA VE ELBİSE

Teyzemin yeni doğan bebeği Ravza hanımefendi için annemin öreceği koyu yeşil hırkalık ip ve benim dikmeyi düşündüğüm elbise/jile için aldığımız fitilli kadife kumaş. Bakalım nasıl olacak :)

7 Ekim 2011

SONBAHARDA TİRİL TİRİL ELBİSE :) OKULA GİDERKEN NE GİYDİM

sonbaharın ilk ayı bitti, ikincisinin de yarısına geldik neredeyse ama hala yazdan kalma günler yaşıyoruz. Ben de hazır havalar iyi giderken yaz başında cumartesi pazarından aldığım bu kumaşı biçmeye karar verdim. Çok basit bir elbise biçtim.üstü kolsuz düz altına da sanırım kırma pile deniyor, o şekilde yaptım . biraz bol yaptım böylece kapama aksesuarına gerek kalmadı
bu elbisenin bitmemiş hali, daha sonra yakasına ve kol ağzına(kolsuz kıyafetlerde de böyle mi denir bilmiyorum) kendi kumaşından verev biye geçirdim
sonra burada diktiğim deri kemerle birlikte kullandım ve hemen ertesi gün okula giderken giydim :)

4 Ekim 2011

12.İSTANBUL BİENALİ

Sanatla dolu bir pazar geçirdik, senelerdir istanbul'da olmama rağmen bir türlü nasip olmamıştı bienale gitmek. o kadar etkilendim ki harika fotoğraflar(aynı zamanda çok vuruculardı) kısa filmler, değişik çalışmalar, hatta batı şeriada yıkılmış evlerin enkazından çıkarılan eşyalar. çok çok etkileyici işler vardı mutlaka gitmenizi tavsiye ediyorum. kendi sitelerinde şöyle anlatılıyorlar bienali: İsimsiz (12. İstanbul Bienali), 2011
12. İstanbul Bienali sanatla politika arasındaki zengin ilişkiyi araştırıyor ve hem biçimsel bakımdan yenilikçi, hem de siyasi anlamda sözünü esirgemeyen yapıtlara odaklanıyor. 12. İstanbul Bienali, Küba asıllı Amerikalı sanatçı Felix Gonzales-Torres’in (1957-1996) yapıtlarını çıkış noktası olarak alıyor. Gonzalez-Torres’in çalışmaları bir yandan kişiselle siyasi arasındaki alanı kat ederken bir yandan da sanatsal üretimin biçimsel yönlerine önem veriyor; günlük yaşam temalarına, üst modernizm, minimalizm ve kavramsalcılıktan atıflarda bulunuyor. Bienal beş karma sergi ve 50’den fazla kişisel sunumdan oluşuyor ve tüm bu sergiler bir mekanın iki farklı binasında, Antrepo 3 ve 5’te yer alıyor. Tema başlıkları, İsimsiz (Soyutlama), “İsimsiz” (Ross), “İsimsiz” (Pasaport), İsimsiz (Tarih) ve “İsimsiz” (Ateşli Silahla Ölüm) Gonzales-Torres’in farklı yapıtlarına gönderme yapıyor. El Kitabı’nda yeniden üretilen bu çalışmalar bir yandan Bienal’in tematik dayanak noktalarını oluşturuyor. Karma sergilerin her biri birçok çalışmayı tek bir odada bir araya getiriyor ve bu sergiler kişisel sunumlardan gri duvarlar aracılığıyla ayrılıyor. Kişisel sunumlar, karma sergilerden birinin ya da daha çoğunun konularıyla bağlantılı ve konuyu belirgin biçimde daha ileri taşıyor. Ziyaretçiler sunulan sanat eserleri karşısında sadece sessiz birer alıcıdan ziyade aktif okuyucular olmaya teşvik ediliyor. Neticede, Gonzales-Torres’ten alıntı yapmak gerekirse: 12. İstanbul Bienali, isimsiz, çünkü anlam daima zaman ve mekan içinde değişime uğruyor. Bu dünyayı gerçekten daha iyi bir yer haline getirmek isteyen ve sanatı değişimin katalizörü olarak gören Felix Gonzales-Torres’in ruhuna uygun olarak, hepinizi 12. İstanbul Bienali’ni keşfetmeye davet ediyoruz. Jens Hoffmann & Adriano Pedrosa ve benim etkilendiğim işlerden birkaç kare
askıya alınmış zaman 2006

1 Ekim 2011

SON 10 GÜNÜN ÖZETİ

okul

okul, sdemirsoy tarafından mosaic jewelry ile yaratıldı
Çok ihmal ettim blogumu. Hepimiz okula alışmaya çalışıyoruz. Daha önceki postta Yusuf'un alışma süreciyle ilgili bir şeyler yazarım demiştim o da olmadı :( Yusuf ilk başta biraz üzüldü, 5 saat okulda kalmak ona fazla geldi. beni özledi evi özledi ama bir haftanın sonunda bundan kaçış olmayacağını zevk alırsa daha kolay alışacağını anladı sanırım. Hatta bugün arkadaşlarını özlediğini bile söyledi. Sanırım evin küçük çocuklarının başına geliyor böyle şeyler, daha mı az sorumluluk veriyoruz, kendi başlarının çaresine bakmaları için rahat bırakmıyor muyuz bilemiyorum...yani bu alışma sürecinin uzamasında biraz da olsa katkım vardır herhalde :( Furkan da bu sene 4.sınıfta, o da bir sürü yeni dersle karşılaştı ama onun alışması hepimizden daha kolay oluyor çok şükür. ve ben...13 sene sonra üniversitenin amfilerinde derse girmek, not tutmak, not bulmak harıl harıl kitap aramak ve öğle yemeklerinde fast foodla karnımı doyurmaya alışmaya çalışıyorum. Dersler bana 18 yaşımdaki halimden daha güzel geliyor.Gelecek kaygısı olmadan bir dersi dinlemek sadece onu öğrenmek için; işte bu kısmı çok güzel. nasip olursa 2 sene sonra burada mezuniyetimle ilgili de bir şeyler yazarım. yani şimdilik her şey yolunda kasımdaki vizelere kadar da yolunda olacak gibi. ama vize dönemi nasıl olurum bilmiyorum. tabi dikiş işleri de sekteye uğradı, ama elimdeki kumaşlardan yukarıdakiler gibi kombinler yapmayı planlıyorum. ilk işim bir etek dikmek olacak hatta salıya kadar dikmeyi düşünüyorum. eğer dikebilirsem paylaşırım. bundan sonra okula giderken giydiklerimi de paylaşmayı düşünüyorum bir görelim bakalım 33 yaşındaki bir öğrenci okula giderken neler giyiyormuş :)) beni yorumsuz bırakmayın yorumlarınızı çok özledim

20 Eylül 2011

BUGÜN OKULUN İLK GÜNÜYDÜ

Bu yazıya başlamadan önce, bugün vefat eden, eşimin halasına Allah'tan rahmet diliyorum. Rabbim o ince ruhlu, kibar insanı cennetine alsın inşallah, günahlarını bağışlasın... bugün okuluma gittim, derslerden birine girdim hatta. O kadar tuhaf bir duyguydu ki yaşım öğrencilerden çok hocaya yakındı, büyük oğlumdan 6-7 yaş büyüktü öğrenciler. dersin hocası aclan uraz (fotoğrafçılık dersine giriyor)herkese en son okuduğu klasiği sordu, geleceğimizi emanet ettiğimiz o pırıl pırıl gençlerin bir kısmının "hiç klasik okumadım" "kitap okumuyorum" demesi çok üzdü beni. Ben de özeleştiri yaparak uzun zamandır bölümümle ilgili kitap okumadığımı düşünüp iki kitaba başladım. biri inkılâp yayınlarının görsel rehberler serisinden "film" kitabı. Kitap Ronald Bergan tarafından yazılmış ve sinemaya ilgisi yeni başlayanlar için bol resimli eğlenceli bir kitap.
ikinci kitapsa andrey tarkovski nin mühürlenmiş zamanlar kitabı. Umarım bu kitap "ayna" filmini bir nebze olsun anlamama yardımcı olur.
şimdilik benimle ilgili haberler bunlar bir daha ki postta yusufun ilk gününden ve adaptasyon sürecinden bahsedeceğim inşallah

13 Eylül 2011

TEKRAR ÇİÇEK AÇIYOR AĞAÇLAR, BU OLSA GEREK İADE-İ İTİBAR

Rabbime şükürler olsun ki
Rabbime şükürler olsun bugün kaydımı yaptırdım. 13 sene önce büyük bir üzüntüyle çıktığım okuldayım bugün, sanki bu saçma yasak hiç olmamış gibi, herkes gibi okula girip herkes gibi fotoğrafımı verdim. bu kadar beklenmeli miydi adalet için :( ama ben bu yılları kayıp olarak görmedim asla .hiçbir şey öğrenmediysem bile iyi bir anne olmaya çalıştım çocuklarıma. çok karışık duygular içindeyim ama en çok huzurluyum galiba bu sabrın karşılığını aldığım için

3 Eylül 2011

TATİL:-)



Antalya'dayız,sıcacık denizin tadını çıkarıyoruz.okullar açılmadan önceki son rahatlama. Bu arada dün düşündüm dediktiğim ve çok memnun olduğum haşemadan dikip satışa mı çıkarsam ne dersiniz?

31 Ağustos 2011

ANTALYA`DAYIZ

Hepinize hayırlı bayramlar diliyorum.Biz ilk gün öpeceğimiz elleri öptük sonra da eşimin teyzesine antalya`ya geldik.bize antalya da guzel yerler tavsiye edebilir misiniz. Bu arada hasemayı da denedim cok iyi oldu ve çabuk kuruyoçok şükür. Yarın fotograflı bir postla burda olacağım insallah

26 Ağustos 2011

ANNEMİN ÖRDÜĞÜ HIRKA VE YENİ MAXİ ETEĞİM

burada bahsettiğim kumaştan eteğimi diktim ve annemim bana ördüğü pudra rengi hırkayla kombinledim. bu sene de hep pudradan gittim kışa grilere geçeriz inşallah..



25 Ağustos 2011

VE HAŞEMA BİTTİ :)

Çok şükür bu işi de hayırlısıyla bitirdim. hayalimdeki gibi bir şey oldu çok şükür.Deniz dışında sonbaharda eşofman olarak bile giyilebilir yürüyüş yaparken. Eski haşemamı 10 sene önce almıştım üst kısmının kısa olması yüzünden bir türlü içime sinmiyordu. şimdi bu kadar kolay dikince niye bu kadar beklemişim ki diyorum.
kumaşını soran arkadaşlar vardı, bakırköy'de gür çarşının alt katında kıyak kumaş var köşede, ben haşema dikmek istiyorum deyince bu kumaşı gösterdiler:ince yağmurluk kumaşı. 10 renkten fazla seçenek vardı. Yalnız bir problemi var kumaşın ,dikilmiyor :)) ben biyeleri teyellerek diktim böylece iç kısmı da tamamen temizlenmiş oldu. kumaş sentetik olmasına rağmen çok atıyordu kenarları. dikmeyi düşünürseniz mutlaka biye geçirin




şimdi yorumlarınızı bekliyorum, beğenileriniz ve gözümden kaçan kusurları görmem için :)

23 Ağustos 2011

HAŞEMADA SON DURUM

Haşemanın alt kısmı bitti, bildiğimiz pijama kalıbını kullandım beli lastikli. üst kısmını da kolları hariç bitirdim. önü fermuarlı, içine beline kadar siyah file geçirdim. sol göğsüne de minik bir süs koydum:) yarın nasip olursa bitirip üstümde fotoğraflayacağım.



22 Ağustos 2011

KENDİ HAŞEMANI KENDİN DİK :)

Kumaşları aldım biraz önce: üst için nar çiçeği alt için siyah renk aldım. istediğim model üst kısmın dize kadar gelebildiği bir model alt kısmını da çok bol yapmayı düşünmüyorum. eve gelip ıslattım ve çok çabuk kuruduğunu gördüm bu çok iyi bir şey ama kumaş ince olduğu için üst kısmına bele kadar file geçireceğim inşallah
üst kısmının kollarına siyah şerit geçirmek istiyorum adidasın eşofmanlarında olduğu gibi ve önden fermuar dikeceğim inşallah. kumaşlar da bunlar fotoğraf kötü kusura bakmayın :)

HAŞEMA (TESETTÜR MAYOSU)DİKİMİ

Kumaş bulabilirsem bu hafta dikmeyi düşünüyorum, sizlerden daha önce diken olduysa tecrübelerinizi paylaşırsanız sevinirim

18 Ağustos 2011

UZUN BİR ARADAN SONRA TEKRAR MERHABA

Bu yıl ramazanımız her sene olduğundan çok daha farklı geçiyor, dua ederek ve hayatta hiçbir şey için garantimiz olmadığını öğrenerek...böyle olunca dünya ve içindekiler her zamanki gibi parlak gözükmüyor insanın gözüne. bir sürü şey gereksiz değersiz geliyor insana. sonra insan yavaş yavaş kendine geliyor (ya da kendinden uzaklaşıyor aslında)tekrar güzel yemekler yapmak,dikiş dikmek ve gülümsemek istiyor.
teyzem dün evine kavuştu, hastaneye yatırıldığı durumdan daha iyi şuan üstelik.ben de onun bu halini görmek için sabırsızlanıyorum :)bol bol şükrediyoruz. beni ve teyzemi tanımasanız da ettiğiniz içten dualara çok teşekkür ediyorum kim bilir hangimizin duasıyla biraz daha rahatladı teyzem.
ve bugün kendimi dikiş makinasının başına geçebilecek gibi hissediyorum. aşağıda fotoğrafı olan pembeli şifon kumaştan etek dikeceğim inşallah, bittinde paylaşmak üzere...

13 Ağustos 2011

Bizden haberler

Teyzem biraz daha iyi çok şükür dularınız için çok teşekkür ederim inşallah sizin de zor zamanlarınızda size dua edenler bulunur

1 Ağustos 2011

YOĞUN BAKIMIN 8.GÜNÜ :(

Sekiz gün oldu...ramazan da geldi çok şükür,ramazanda ettiğiniz dualara teyzemi de katın unutmayın olur mu :(
mucizeleri de yaratan rabbimdir teyzemi de mucize kılması böylece bizim imanımızı ve şükrümüzü arttırması için dua ediyoruz ama bu dünyada da vakti kalmadıysa onu cennet bahçeleriyle ödüllendirmesini diliyoruz

29 Temmuz 2011

LUTFEN OKUYUN

Bunu yazmak o kadar zor ki gencecik teyzem yoğun bakımda ve duaya ihtiyacımız var.teyzem icin hayırlı olanı Rabbimin kolaylaştırması için dua eder misiniz?

23 Temmuz 2011

PUDRA RENGİ MAXİ ETEK

eskiden annelerimizin diktiği namaz etekleri isim değiştirip moda oldular. dikmesi oldukça basit arkadan tek bir dikiş ve beline lastik geçirme.
bu sene pudra rengine düşkünüm iyice:) bursadan aldığım bu incecik kumaşı kenarlarının da atmaması sebebiyle 15 dakikada bitirdim, beyaz hırka ve pudra rengi şalla birleştirdim nasıl olmuş ?


22 Temmuz 2011

EŞİMİN YAPTIĞI YÜZÜK HÜRRİYETİN BİRİNCİ SAYFASINDA :)

Eşimin danıştay başkanı hüseyin karakullukçu için yaptığı yeşim taşlı yüzük bugün hürriyetin birinci sayfasında..çok heyecanlandım görünce .eşimin büyük hedeflerle başladığı bu işte daha da başarılı olacağına inanıyorum.


haberin devamı için tıklayınız
demirsoybedestan blog için tıklayınız
facebook grubu için tıklayınız

20 Temmuz 2011

BCBG MAX AZRIA'DAN TESETTÜRE UYGUN HARİKA KIYAFETLER

Tesettüre uygun derken birkaç ufak değişiklik gerekiyor tabi ama kış için değerlendirmeyi düşünüyorum siz nasıl buldunuz ?





fotoğraflar alışveriş cininden alıntıdır

18 Temmuz 2011

ÂLÂ FACEBOOK SAYFASINDAKİ İKİNCİ KOMBİNİM


Tüm kombinler için tıklayın...

DÜĞÜNDE GİYDİKLERİMİ ÂLÂ DERGİSİNİN FACEBOOK SAYFASINDA PAYLAŞTIM


Düğün için diktiklerimi ayrıntılarıyla paylaşmak istiyorum ne zamandır ama nasip olmuyor ÂLÂ dergisinin tesettürlü kombinler yarışması için gönderdiğim fotoğrafı burada da yayınlıyorum tüm kombinlere bakmak için tıklayın

16 Temmuz 2011

ALTINOLUK'TA NERELERİ GEZELİM


Çocuklarım bugün biraz daha iyiler çok şükür geçmiş olsun dileklerinize teşekkür ederim, haftaya Altınoluk'a gitmeyi planlıyoruz daha önce gitmediğimiz bir yer olduğu için yardım istiyorum gidenlerden/bilenlerden :nerelere gidelim, nerelerde yiyip içelim yorumlarınızı bekliyorum sabırsızlıkla :)

15 Temmuz 2011

HASTAYIZ :((


üst solunum yolu enfeksiyonu yüzünden iki oğlum da yatak döşek hasta dua edin....
iyileştiklerinde burada olacağım inşallah
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...